Pamukkale, ülkemizin Ege Bölgesi’nde bulunan Denizli ilimize bağlı bir turizm merkezidir. Adını, doğal oluşumlar sonucu meydana gelen travertenlerden alan bölge yurdumuzun en değerli doğal güzellikleri arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Bölgede bulunan çok sayıda Pamukkale otelleri, misafirlerini ağırlamak için beklemektedir.
UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Pamukkale bugün olduğu gibi ilk çağlarda da dönemin önemli yerlerinden biriydi. İlk çağlarda Pamukkale üzerinde Kutsal Kent anlamına gelen Hierapolis inşa edilmişti. Bu antik kentin kalıntıları günümüze dek gelmeyi başarmıştır. Milattan Sonra 4. yüzyıldan itibaren Hristiyanlık merkezi olan ve yine Milattan Sonra 80 yıllarında, Hz. İsa’nın havarilerinden olan, Aziz Philip’in burada öldürülmesinden kaynaklı olarak büyük önem taşıyan Hierapolis, 12. yüzyıl sonlarına doğru Türklerin eline geçmiştir. Pamukkale ziyaretçileri travertenlerle beraber bu antik şehri de görebilirler.
Pamukkale’ye Ne Zaman ve Nasıl Gidilir?
Ege Bölgesi’nde yer alan Pamukkale, daha çok iç kısımlarda yer aldığı için yarı karasal yarı Akdeniz iklimi etkisinde kalmaktadır. Yaz aylarında oldukça sıcak olan bölge kış aylarında ise soğuk ve yağışlıdır. Dolayısıyla Pamukkale’yi ziyaret etmek için en uygun zamanlar ilkbahar ve yaz aylarıdır.
Pamukkale’ye hem kara yolu ile hem de havayolu ile ulaşım mümkündür. Ülkemizin pek çok şehrinden direkt olarak yapılan otobüs seferleri ile Denizli Otogarı’na gelerek buradan Pamukkale’ye geçiş yapabilirsiniz. Diğer yandan hava ulaşımı ile Denizli Çardak Havalimanı’na ulaşabilirsiniz. Havalimanı ile Pamukkale arası yaklaşık 80 kilometre mesafede olduğu için hava yollarının servislerini kullanabilirsiniz. Şehir merkezinden Pamukkale’ye ulaşım için ise otogardan kalkan minibüsleri kullanabilirsiniz.
Pamukkale Travertenlerinin Oluşumu
Deniz seviyesinden 400 metre yukarıda kalan bir düzlük ile bu düz alanın yamaçlarında oluşan Pamukkale Travertenleri; kaynarcalardan yeryüzüne çıkan ve kalker içeren maden sularında yer alan karbondioksit gazının yüzeye çıkar çıkmaz uçması ve kirecin bir bölümünün çökelmesi sonucunda oluşur. Zamanla da bugünkü pamuk yığınlarını andıran görünümü kazanır. Çanakçık ve saçaklarıyla ilgi çeken Pamukkale Travertenleri eni ve boyu 4 km olan geniş bir alana sekiler halinde yayılmış durumdadır.
Pamukkale Kaplıcaları
Travertenlerin oluşmasına sebep olan kaynak suları aynı zamanda bir şifa merkezidir. Zengin kireç çözeltisine sahip olan Pamukkale kaplıcaları çok eski çağlardan bu yana pek çok hastalığın tedavisinde kullanılmıştır. Kalp hastalıkları, damar sertliği, yüksek tansiyon, deri hastalıkları, sinir hastalıkları, romatizmal rahatsızlıklar gibi daha pek çok hastalığa şifa olan bu kaplıcalar uğruna ayinler yapılmış, şenlikler düzenlenmiştir.